Göç ve Metodoloji

Üniversitemiz öğretim üye, öğrenci ve idari personeline açıktır. Katılımcılara katılım belgesi verilecektir. Katılım için kayıt olmak gereklidir. Kayıt için aşağıdaki linke tıklayıp Üniversitemiz Teams hesabınızla oturum açınız. Kaydolduktan sonra seminer gün ve saatinde aynı linke tıklayarak Teams üzerinden toplantıya katılabilirsiniz:

https://teams.microsoft.com/registration/c_heLp7NzEaLirfkYMfVeA,wSqczncEFE-tKYPvZrQJsg,EjG1VABUWEqaGzLuwms2TA,QZc6D_E-yEaRxWA7GVRbJQ,8YEE3MdZZUSeTAbpc4h-_Q,svfSPWD8okiuV9PvCkOOHQ?mode=read&tenantId=2e5ef873-cd9e-46cc-8b8a-b7e460c7d578

Kayıt ve katılım işlemleri hakkında detaylı bilgi almak için "Kayıt ve Katılım Sunusunu" inceleyebilirsiniz.

 

Özet:

Göç olgusu, her ne kadar insanlık tarihi kadar kadim bir mesele olsa da 19. yüzyıldan itibaren uluslararası bir boyut kazanmış olması hasebiyle küresel bir sorun olarak tüm dünyada gündemin ilk sıralarında yer almaktadır. Farklı sebeplerle de olsa Antik Çağlarda olduğu gibi günümüzde de ilgi çekmeye devam eden göç olgusunun 21. yüzyılda da varlığını sürdüreceği öngörülmektedir. Bu sorunu anlamak ve açıklamak üzere tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gerek sivil ve gerekse resmi inisiyatifle göç ile ilgili enstitüler, birimler ve merkezler kurulmuştur. Bu ilginin bir sonucu olarak göç olgusunu ele alan araştırmalar gerek dünya genelinde gerekse Türkiye özelinde 20. yüzyılın ortalarından itibaren ivme kazanarak her geçen gün artmıştır. Öyle ki birkaç bibliyografya denemesi de yapılmıştır. Ancak eleştirel bir yaklaşım sergilendiğinde büyük bir hacme ulaşmış olan göç çalışmalarında metodolojik sorunlara sistematik bir ilgi gösterildiğini söylemek oldukça güçtür. Bir diğer ifadeyle son yıllarda farklı disiplinlerden artan sayıda bilimsel araştırmaların ilgili literatüre yaptığı katkılar, yani göç çalışmalarının artışı ve akademik disiplinlerin çeşitliliği göz önüne alındığında, entelektüel bir uyum ve bütünlük ihtiyacının öne çıktığı ve bunun da metodoloji konusunda hassasiyet ve farkındalık gerektirdiği açıktır. Özellikle akademik çevrenin dışında kalan araştırmacıların da bilimsel çalışmalar yapmaya yöneldiği bilinmektedir. Doğası gereği birçok disiplin ile ilişkisi olan, dolayısıyla disiplinlerarası çalışmaları gerektiren göç olgusunun karmaşıklığı karşısında yeni ve bütüncül (holistik) yaklaşımlar arayışının hızlandığı gözlenmektedir. Göç araştırmaların konu ve metodoloji açısından çeşitlenmesi ve zenginleşmesine, sonuçlarının da daha kapsamlı ve daha güvenilir ve geçerli olmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Konu ve metodoloji çeşitliliği sağlanabilmesi için küresel bir olguya dönüşen göçün karmaşıklığı içindeki gizli bileşenlere dikkat edilmesi, daha kapsamlı bir analiz yapabilmek için çok katmanlı ve bütüncül bir yaklaşım sergilenmesi kaçınılmazdır.